Tuesday, July 11, 2006

futbol sevgisi(?)

evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, futbol seven insanlar varmış. haftasonlarında çocuklarıyla maçlara gider, belki de çocuğun hayatındaki en güzel saatleri yaşatırlarmış.

peki bu çocuklar aldıkları bu yadigarı ne yapmışlar? ya da ne yapmak zorunda bırakılmışlar?

- öncelikle maçları stadyumda izlemektense kıraathanelerde ya da lokallerde izlemenin daha kolay olduğunu anlamışlar sonunda(!).

- sonra tuttukları takımları desteklemenin yeterli olmadığını anlamışlar ve rakip takımın taraftarlarına bir şekilde güç gösterisi yapmak zorunda hissetmişler. böylece fanatizm doğmuş. bu akımın en uçtaki üyeleri el üstünde tutulmuş, onlara saygı duyulmuş.

- bu da yeterli değilse, taraftar olan olmayan herkese futbol izlemek için bir sebep düşünülmüş, en sonunda futbolun aslında at yarışından pek farkının olmadığı anlaşılmış ve "neden futbola da bahis yapmıyoruz selim?" denmiş (çünkü spor toto/loto artık doz olarak yetmemekteymiş, damardan almak gerekiyormuş).

- en sonunda da "bu yetmez, hepsini istiyorum" denmiş, tüm dünyadaki futbol müsabakaları buna dahil edilmiş.


ağlasam mı?

türk halkı olarak sevdiğimiz bir spor vardı, onu da elimizden aldılar. artık ya takım milliyetçisi olunduğu için ya da "olur da kupon tutar mı?" diye izlenmeye başlandı futbol. hem de öyle stattan, televizyondan değil, livescore'dan takip eder olduk. o fenerbahçe ve galatasaray taraftarlarının maçları beraber izlediği günlere dönemeyeceğimizi biliyorum ama en azından futbol olduğu için izlensin, futbolun kendisi zaten izlemek için yeterli bir sebep.

tek dileğim: bırakın bari diğer sporları trt göstersin, bırakın onlarda bari bahis olmasın.